REKLAM ALANI




   
REKLAM ALANI
REKLAM ALANI
0 546 432 3209
REKLAM ALANI
REKLAM ALANI
BİLİM ODASI
(DENEY SAYFASI)
İletişim

Eğitim İnternet Kafe

+(90) 324 751 75 10
 


Mehmet SANİ

+(90) 536 689 29 47


 

Mail Adresimiz
 

mehmetsani54@hotmail.com

 

 

 


 

Demokratik Açılım Süreci İle İlgili Değerlendirmeleri

Milli Birlik ve kardeşlik Projesi, ülkemizin ilerlemesini, kalkınmasını, büyümesini, ulusal ve uluslar arası itibarını yükseltmesini, milletimizin refah ve huzurunun artmasını, kardeşliğimizin pekişmesini engelleyen her sorun alanını çözüm yoluna koymayı hedefliyor. Başka terör meselesi olmak üzere tüm etnik grupların, mezhep gruplarının meselelerini ve ekonomik sorunları ele almayı, bu sorun alanlarında iyileştirmeler yapmayı ve sorunları en aza indirmeyi gaye ediniyor. Bu sürecin AK Parti tarafından başlatılmasının önemi .Tüm halkımızı kucaklayan bir anlayışa sahip olan Ak Parti nin bu özelliğinden dolayıdır ki, son seçimlerde 63 ile birinci parti, 18 ilde de ikinci parti olmuştur. Türkiye nin 81 ilinin 80 inde milletvekili bulunan 7 bölgede birinci olan Ak Parti nin bir bölgeyi diğer bölgeden üstün tutan, bir etnik unsuru diğerine tercih eden bir tavrı olamaz. Türkiye Cumhuriyeti milleti ve devleti ile bölünmez bir bütündür güveniyor ve inanıyoruz ki böyle kalacaktır. Demokratik açılım sürecinde bundan taviz verileceği sadece kara bir propagandadan ibarettir. Üniter yapımız etrafında bir tartışma ya da tek devlet, tek millet, tek Vatan tek Bayrak prensibinden taviz verilmesi asla söz konusu değildir. Demokratikleşme sürecinde en ağır sorun alanı terör ve Kürt meselesi olduğu için başlangıçta basın yayın kuruluşları, yapılan çalışmaları Kürt sorunu olarak nitelediler. Süreç, sadece Kürt meselesi gibi kavramlara indirgenemeyecek kadar geniştir. Nitekim, süreçte Alevi vatandaşlarımızın, azınlık gruplarının sorunları, hatta başta işsizlik olmak üzere ülkemizdeki ekonomik meselelerin çözüm yoluna konulması, minimize edilmesi hedeflenmiştir. , Ayrıca, Türkçe resmi dilimizdir ve öyle olmaya da devam edecektir. Resmi dil ile anadil kavramları karıştırılmamalıdır. Resmi dil konusunda bir değişiklik gündemde hiç olmadı, olmayacaktır. Ancak insanların anadillerini öğrenmeleri, öğretmeleri, konuşmaları, müzik yapmaları veya dinlemeleri, farklı dil ve lehçelerde devlet veya özel sektör tarafından radyo ve televizyon yayınları yapılmasının önündeki tüm engeller kaldırılmaktadır. Türkçe aynı zamanda eğitim dilidir ve öyle kalacaktır.   AK Parti programında, tek devlet, tek millet, tek vatan ve tek bayrak prensibi ile özetlenebilecek birçok vurgu mevcuttur. Asayiş mantığına dayalı, bürokratik otoriter devlet anlayışından, uzun vadede sorunların derinleştiği gerçeğinden hareketle kaçınılacağı, çözümlerin hukuk devleti içerisinde aranacağı, farklılıkların tanınıp zenginlik kabul edilirken, ortak paydaların arka plana atılmasının söz konusu olamayacağı AK Parti programında çok net ifadelerle halkımıza her zaman anlatılmıştır. Demokratik açılım süreci teröre ve terör örgütüne verilen bir taviz değildir AK Parti hükümeti, hiçbir illegal yapı ya da oluşuma asla taviz vermemiştir vermez’de. Milletin istifadesinde olmayan hiçbir konuda AK Parti hükümeti adım atmaz. Demokratikleşme alanında atılan adımlar asla ve asla taviz değil, vatandaşlarımıza en tabii ve doğuştan gelen, insan olmaktan kaynaklanan haklarının teslimidir.
    şimdiye kadar teröre harcanan para 300 milyar dolar bu para ile ülkemizde neler yapılırdı. Bu para ile 15 bin adet 24 derslikli okul, 900 adet 400 yataklı tam teşekküllü eğitim ve araştırma hastanesi, 150 adet boğaz köprüsü, 120 adet Atatürk Barajı veya 450 bin kilometre duble yol yapılabilirdi. Yani kısacası yeni bir Türkiye yaratılabilirdi.yaklaşık otuz yıldır devam eden terör ortamının, dolaylı madi zararı  Kırsalda boşalan yerleşim birimlerindeki milyonlarca hektar mera, tarım arazisi atıl olarak kendi haline terk edilmiştir. Yayla yasaklarından dolayı özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesindeki küçükbaş hayvan varlığı neredeyse dörtte birlik bir orana düşmüş, bu durum ülkede et ve et ürünlerinin fiyatlarının astronomik olarak artışını tetiklemiştir. 
 Bugün ki birlik ve beraberliğimizi şehitlerimizin ve gazilerimizin varlığına borçluyuz. Eğer bu ülkede terör örgütünün çabalarına rağmen bir Türk-Kürt çatışması olmamışsa, bugün üniter bir devlet olarak dünyada saygın bir noktada isek, bu konuda şehitlerimize ve gazilerimize çok şey borçluyuz. Şehitlerimizin ruhu, ülkede daha faza şehit verilmesiyle, daha fazla ölüm yaşanmasıyla, daha fazla ocağa ateş düşmesiyle değil; tam tersine ülkenin huzuru istikrar ve güvenliğe kavuşmasıyla, ölümlerin,acının, gözyaşının durmasıyla şad olacaktır.Sayın Başbakanımız Recep Tayyip ERDOĞAN ın Kızılcahamam’daki toplantısında sözleri: Oğlu her ne sebeple hayatını kaybetmiş olursa olsun Yozgat taki anne ile Hakkari deki anne oğullarının başında aynı duayı ediyorsa, evladı için Yasin ve Fatiha okuyorsa, cemaat aynı kıbleye dönüyorsa, burada çok ciddi bir yanlış olduğu ortadadır.  Kandil Dağından ve Mahmur Kampından gelenlerin ülkeye girişi esnasında Habur da, Silopi de ve sonrasında sergilenen görüntüler hiç hoş değildi 34 kişinin Türkiye ye gelmesi dolayısıyla Habur, Silopi ve Diyarbakır a kadar olan yol güzergahında sergilenen görüntüler asla tasvip edilemez. Başta Sayın Başbakanımız olmak üzere hükümetimizin ve partimizin tüm yetkilileri bu durumu çok net bir dille kınamış ve tekrarına asla müsaade etmeyeceğini de Başbakanımız  ifade etmiştir. 
 Deniliyor’ ki Abdullah Öcalan af edilecek tekrar yargılanacak. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmış olan Abdullah Öcalan ın affedilmesi veya yeniden yargılanması kesinlikle söz konusu değildir ve olamaz. Böyle bir sürecin hukuki olarak gerçekleşmesi de mümkün değildir.  Diyarbakır Valiliği nin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı na yaptığı başvuru üzerine, güvenlik gerekçesiyle savcılar Habur Sınır Kapısı na gitmişlerdir. Gelen 34 kişiden 29 u suçsuz bulunmuş ve hemen serbest bırakılmıştır. 5 kişi de hakim kararıyla serbest bırakılmıştır. Hakim ve savcılar, bağımsız yargının mensuplarıdırlar. Biz  Savcımıza,Hakimimize yüce Adalete güveniyoruz. 
   Hükümetimiz hiçbir terör örgütü mensubuna maddi menfaatler karşılığında silah bırakma teklifinde bulunmamış. 
 Yıllardır terörle mücadele eden güvenlik güçleri ve işin uzmanları, sadece askeri ve polisiye tedbirlerle terörün üstesinden gelinemeyeceğini ifade etmişlerdir. Dünyadaki tecrübeler de bunu göstermektedir. Terörle mücadele ekmenin ekonomik, sosyal, kültürel, psikolojik, sosyolojik boyutları vardır. Maalesef geçmiş hükümetler, çoğunlukla meseleyi sadece güvenlik sorunu olarak görmüşlerdir. Terörü besleyen ortamın yok edilmesi, terörün istismar ettiği sorun alanlarını çözüme kavuşturmak, terörizme mücadelenin de olmazsa olmaz gereklerindendir.  Türkiye nin refah ve mutluluğu kapsamında Doğu ve Güneydoğu ile ilgili olarak Bölge halkının mutluluğu, refahı, hak ve özgürlüklerinin gözetileceği, farklılıkların zenginlik kabul edileceği, Türkçe nin dışındaki dillerde yayın dahil kültürel faaliyetlerin yapılabileceği, başta OHAL olmak üzere halkı rahatsız eden uygulamaların kaldırılacağı, terör ve terörle mücadele esnasında zarar gören vatandaşların mağduriyetlerinin giderileceği, terörle baskının karşılıklı olarak birbirinden beslendiği gerçeğinden hareketle baskıların ortadan kaldırılacağı vaat edilmiştir. Bu iddianın sahipleri, Türkiye nin kendi meselelerini kendi gücü ve iradesiyle çözemeyeceğine inananlardır. Bu proje her yönüyle yerli ve milli bir projedir. Milletimiz kendi meselelerini çözebilecek kudrette ve dirayettedir. Siyasi olarak hükümetimizin bu kudret ve dirayete öncülük etmektedir. Bu süreçin iyi neticelendirilmesi için Hükümetimiz çözüm konusunda söyleyecek sözü olan tüm siyasi partilerin, sivil toplum örgütlerinin, bilim adamlarının, medya mensuplarının ve kanaat önderlerinin kapısını çalmış ve çok önemli destekler almıştır. Ne var ki başta CHP ve MHP olmak üzere bazı siyasi partiler yangına benzin taşımayı tercih etmişlerdir.  Taktir onların.
  Ver, ver, ver. Ne zamana kadar, nereye kadar? Diyenler vardır. Kime ne veriliyor? 
  Kimse kimseye bir şey vermiyor. Arızaları gidermek taviz vermek anlamına gelmez. Bir insanın ana dilini konuşması, öğrenmesi, öğretmesi kendinden sonraki nesillere aktarmak için gayret içerisinde olması örfü, adeti ve geleneklerini yaşatarak yaşaması onun temel insani haklarındandır. ALLAH YAR VE YARDIMCIMIZ OLSUN.



1421 kez okundu

Yorumlar

DEMOKRATİK AÇILIMA DESTEK     12/05/2013 22:39

SİVİL TOPLUM KURULUŞU OLARAK BU ÜLKEYE HİZMET EDEN HERKESİN YANINDAYIZ.DOLAYISI İLE DEMOKRATİK AÇILIM SÜRECİNİ DESTEKLİYORUZ.ÜLKESİNİ SEVEN İNSANLARIN ÖNCÜSÜ BEDDUA DEĞİL ÜLKESİNE HİZMET EDENLERE DUA EDER.BIRAKIN ÖN YARGILARI,DEĞİŞTİRİN GÖZLÜKLERİNİZİ,ÜLKESİNİ SEVDİĞİNİ SÖYLEYEN KİŞİ İDDİALARINDA SAMİMİ İSEN,YÜREKLİ İSEN ,İSMİNİ YAZ.AKSİ TAKDİRDE NAMERTSİN.SİZİN İŞİNİZ ÇAMUR AT İZİ KALSIN.
Misafir - SİVİL TOPLUM KURULUŞU

     12/05/2013 13:14

ALLAH belanı versin tayyip yalakası bakılım bu ülke bölündüğünde de ihale için vatan satabilecek misin(!)
Misafir - ülkesini sevenlerin öncüsü

     12/05/2013 13:14

ALLAH belanı versin tayyip yalakası bakılım bu ülke bölündüğünde de ihale için vatan satabilecek misin(!)
Misafir - ülkesini sevenlerin öncüsü

Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam91
Toplam Ziyaret585163
GÜLNAR NÖBETÇİ ECZANE
buraya tıklayınız
Facebook Sayfası

Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.429932.5599
Euro34.801134.9406
Site Haritası
Üyelik Girişi